21 Haziran 2016 Salı
Düş
Kaybolurcasına kapadım gözlerimi sokağın ortasında, sesleri duymaya çalıştım. Dikkatlice dinledim.. Sokak lambalarının üstümde yaptığı yansımayı hisseder gibiydim. Duyduklarımı anımsayamadım o kadar ses vardı ki ne olup bitiyor diye merak ettim. Kör olduğumu hayal ettim bi an ne zor olurmuş yahu! Israrla gözlerim kapalı dinlemeye devam ettim.. Bazı insanların kahkaha sesleri geliyor, bazıları bağrıyor ara ara napıyor bu böyle diyen kişilerin yakınımda olduğunu hissediyorum fakat o kadar umrumda değiller ki nedense kendimi özgür hissediyorum, hiç olmadığım kadar başıboş.. Yüzümü rüzgarın nemliliğiyle karşılıyorum, tebessüm ediyorum. Omzuma bir el dokunuyor o anda, gözlerimi açıyorum. Açtığımda çevreme bakınıyorum odamdayım güneş yüzüme vuruyor. Babam "sabah oldu okula gitme saatin gelmek üzere kahvaltın hazır" diyor. Babama sarılıyorum rüyamın mayhoşluğu hala üzerimde tebessüm'üm hala yüzümde işte böyle, hepinizin gözlerinden öpüyorum..
16 Haziran 2016 Perşembe
Kayboluş
İçimizde tuttuğumuz, söyleyemediğimiz belki üzerine hayal kurduğumuz şeyler hep kalbimizin köşesinde saklanmamış mıdır zaten dışarı vuramadığımız hisler, fakat içimizin çığlığına kulak asmayız bazen, birikir belki patlama noktasına geldiğimizde de dışarı savurmak isteriz bir an önce duyulmayı isteriz belki, olmaz. Hep susmak zorunda kalırız küfürler yağdırırız birikmişliklere, lanet okuruz. Anlaşılmayı beklerken solup gideriz ne sulayanımız vardır çünkü ne güneşimiz karanlık bir odada hapsolmuşuzdur belki, hayat da böyle değil midir zaten anlaşılmaz, kendini ifade edemeyen bireylerle doludur. Unutulmak için gelmedik mi zaten dünyaya Cemal Süreya'nın da dediği gibi 'Hayat buysa üstü kalsın'..
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)